10 Mart 2013 Pazar

Silvanus


                SİLVANUS VE ŞEBİNKARAHİSAR
                                                                                                           
                Hristiyanlığın, 7. yüzyılda ortaya çıkan  ve 9. yüzyılda büyük oranda yok olan Manes veya Paulusculuk ya da Paflikyanlar olarak isimlendirilen bir mezhebi var. Bu mezhebi benimseyenler iyi ve kötü iki tanrının varlığına inanırlar. İyi tanrı gelecekteki dünyanın, kötü tanrı da bu dünyanın yaratıcısı ve yöneticisidir. Bunlara göre, iyi tanrı etten kemikten bir insan olamayacağına göre, Hz. İsa gerçekte Meryem Ana’nın oğlu olamaz.
                               Bizans imparatorluğunda devlet dini haline gelerek dönüşüme uğrayan resmi Hıristiyanlığa karşı ilk/erken Hırisyanlığın ilkelerine dönüşü savunan Pauluscular, Tevrat’ın tümünü, kilisenin yazılı ve sözlü geleneklerini, kilise yaşlılarını ve Hac’ı reddettiler. Bu nedenle de Bizans tarafından büyük bir tehdit olarak görülüp acımasızca cezalandırıldılar.
                Bu mezhep ile Şebinkarahisar’ın ne ilgisi olabilir?
                Bu mezhebin ilk ortaya çıktığı yer ve merkezi, o zamanki adı Colonia olan Şebinkarahisar yakınlarındaki yine o tarihlerde Kibossa adı ile anılan yerdir.
                Paulusçuluğun kurucusu  Mananalili Constantinus Silvanus’tur.  Bizans İmparatoru II. Konstans döneminde (641-668)  adını Silvanus olarak değiştiren Mananali'li Constantine, o zamanki adı Colonia olan Şebinkarahisar yakınlarındaki Kibossa'da  ilk paulusçu topluluğunu bir araya getiren kişidir.
                Ölümüne kadar Kibossa’da cemaatinin başında bulunan Constantinus Silvanus, öğretisini yaymaya 657 yılında başladı. Kendisi kitap yazmadığı gibi, tüm öğrencilerinin sadece İncil'i esas almalarını istedi.
                Kibossa’nın neresi olduğu şu anda henüz tam bilinmese de, kendi doktrinlerine sağlamca bağlı olan Pauluscular, savaşçılıkları ile Bizans devleti için büyük bir sorun oldular. Pauluscular, Colonia (Şebinkarahisar) yakınlarındaki Kibossa’dan yaptıkları saldırılar ile uzun süre Bizans’ta siyasal ve askeri çalkantılara yol açtılar. 668-698 arasında  III. Konstantinos ve II Justinianus mezhebi dağıtmak amacı ile seferler düzenlediler.         
                İmparator IV Konstantinos tarafından, Coloneia’ya (Şebinkarahisar’a) Constantinus Silvanus’u ve hareketini ezmek amacıyla askeri ve adli yetkilerle donatılmış Symeon Titus isimli üst düzey bir Bizanslı asker-yönetici gönderildi. Symeon Titus acımasızca üzerlerine gittiği pauluscuların kitaplarını yaktı, bu kitapları okuyanları ölümle cezalandırdı.
                Sapkınlık ile suçlanan, paulusculuğun kurucusu Constantinus Silvanus, 684 yılında Colonia (Şebinkarahisar) yakınlarındaki Kibossa’da yandaşlarına taşlatılarak öldürüldü.
                Bizans tarafından pauluscuları yok etme görevi ile gönderilen Symeon Titus, Constantine Silvanu’u 684 yılında öldürttükten sonra inancını değiştirdi ve paulusculara katıldı. Ne var ki, 690 yılında Symeon Titus da, Bizans görevlileri tarafından öldürüldü. Bundan sonra ciddi bir bocalama dönemi geçiren paulusçular daha sonra yeniden canlandı ve o zamanki adı Tephrike olan Divriği başkent yapacak kadar tekrar güçlendi. Daha sonra  829 yılında imparator Theophilus (829-842) tarafından Colonia (Şebinkarahisar) bölgesine atanan Kallistos, kendi subaylarından pauluscu inancı paylaşan bazılarını bu inancı bırakmaya zorlamış, paulusculuğa  bağlı kalan bu subaylar Kallistos’un esir edilip halifeye teslim edilmek üzere Samarra’ya gönderilmesini sağladılar.
                Pauluscuların  altı kilisesinden birisi de Silvanus ve Titus tarafından Colonea (Şebinkarahisar) civarında kurulan Makedonya kilisesi idi.
                Colonia (Koloneia) adı verilen ve merkezi Şebinkarahisar olan askeri valilik anılan tarihlerde, haritada görüldüğü gibi, oldukça geniş bir alanı kapsıyordu.

"Koloneia Thema"sı

KAYNAKLAR
1- Ana Britannica Ansiklopedisi
3- http://www.haznevi.net/icerikoku.aspx?KID=4505&BID=51
4- Seyfi Cengiz, Dersim Ve Zaza Tarih

Bu yazı Aralık 2006 yılında yazılmış ve Yeni Şebinkarahisar Gazetesi'nde yayınlanmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder