15 Nisan 2013 Pazartesi

Heyet-i Nasiha


                      KARAHİSAR-I ŞARKİ'DEN BİR "AKİL İNSAN"
                                                                                                                         
                 Bilindiği gibi, geçmişte ilçemiz topraklarında da eylemler yapan terör örgütünün hapisteki lideri ile yapılan,  içeriği bir türlü resmi ağızlardan açıklanmayan, ancak Başbakan'ın Devlet Başkanı olmasını ve ülkenin bölünmesine neden olabilecek yeni anayasanın kabul edilmesini sağlamaya yönelik olduğu anlaşılan bir anlaşmanın Türk Halkına benimsettirilebilmesi için bir "akil insanlar" heyeti oluşturuldu. Gazetelerde, bu akil insanlar heyetinin, Osmanlı'nın son dönemlerinde Damat Ferit Hükümeti tarafından oluşturulan "Heyet-i Nasiha" (Nasihat Heyeti) ile aynı niteliği taşıdığı iddiaları dile getirildi.
                "Heyet-i Nasiha" ile ilgili bir araştırma yapan Mevlüt Çelebi'ye göre, uzun yıllar süren savaşların bütün sıkıntısını çeken Anadolu’nun harap olması yetmiyormuş gibi, azınlıkların silâhlı çeteler kurarak Türkleri sindirmeye çalışmaları ve Türklerin de can güvenliklerini korumak için harekete geçmeleri sonucu, Anadolu’da asayiş bozulmuştu. Özellikle Rumlar, Hükümet’e meydan okumaya başlamışlardı. İzmir'in işgal edileceği söyleniyordu.
                1919 yılının başlarında Sadrazam Damat Ferit Paşa, şehzadeler başkanlığında vilâyetlere, mülkiye, ilmiye ve askeriyeden seçilecek kişilerden oluşacak birer “heyet-i fevkalâde” gönderilmesi fikrini benimsedi. Sadrazama göre heyetler, “hukuk-u mukaddese-i devlet ve milletin sıyânetine çalışılacağı” hakkında halka, padişah adına teminat vereceklerdi. Oluşturulan Anadolu Heyet-i Nasihası Başkanı Şehzade Abdürrahim Efendi’ye göre; “heyetin bu seyahatten amacı, savaşın felâketlerinden etkilenen Anadolu halkını se-lâm-ı şahane ile taltif etmek ve aynı zamanda Anadolu’nun ihtiyaçlarını yakından görerek neticesini hükümete bildirmektir. Sadrazam Damat Ferid’e göre ise, Heyet-i Nasiha’nın vazifesi, “daha ziyade manevidir. Vazifesi, ahaliye selâm-ı şahaneyi tebliğ etmek, padişahımızın kendilerini düşündüğünü anlatmak ve ân-ı hazırda kalb-i hümayunlarının da tebanın kalbi gibi rencide olduğunu anlatmaktı."
                Kısacası Heyet-i Nasiha'nın temel gündem maddesi halkı yatıştırmaktı. Heyet halka “barışın ancak koşulsuz teslim ve düşmanı kızdırmamakla sağlanacağını” anlatmakla görevlendirilmişlerdi.
                Üyeleri Sadrazam Damat Ferit tarafından seçilen ve Şehzade Abdürrahim Efendi başkanlığında Anadolu’ya gönderilmesine karar verilen birinci heyet, Bahriye eski nazırı ve ayandan Ali Rıza Paşa, Divan-ı Harb-i Örfî eski reisi Mahmud Hayret, Süleyman Şefik Paşa, Erkân-ı Harbiye mirlivalığından emekli Ali Fevzi, Bursa Müftüsü Ömer Fevzi, Pazarcık eski müftüsü Halil Fehim, Karahisar eski mebusu Yanko Güvenidis, Dahiliye Nezareti Memurin-i Kalem Müdürü Ohanes Ferid'den oluşuyordu.
                16 Nisan 1919 günü İstanbul'dan hareket eden ve Bursa ve  Balıkesir'de törenle karşılanan ve ilgi gören Anadolu Heyet-i Nasiha'sı, İzmir'de Rum gazetelerin, Aydın'da da Türk din adamlarının tepkisi ile karşılaştı. Heyet, hükümet konağı önünde toplanan halka önce padişahın bildirisini okuyordu. Padişah asayişin korunmasını ve hükümete itaat edilmesini istiyordu. Ayrıca, heyetteki bir paşa veya yüksek dereceli bürokrat konuşuyordu.
                Heyet-i Nasiha Aydın’da ikiye ayrıldı. Mahmud Hayret Paşa başkanlığında ve Süleyman Şefik Paşa, Yanko Bey ile Halil Fehim Efendi’den oluşan heyet Muğla’ya giderken, Abdürrahim başkanlığındaki heyet de Burdur’a hareket etti. Bu heyetin Muğla’ya gidişinin bir nedeninin de Hürriyet ve İtilâf kulübünü açmak olduğu, o dönemi yaşamış kişiler tarafından yazılmıştı. Afyon, Antalya'ya da uğrayan Heyet-i Nasiha’nın Burdur ve Isparta gezilerini değerlendiren İngiliz denetim subayı, “şehzade ve çevresindekilerin, halkın heyete yaptığı sevgi gösterilerine kendisinin dikkatini çekmekteki gayretlerine bakarak, heyeti göndermekteki asıl amacın, unsurlar arasında barışı sağlamaktan çok hükümet ya da sarayın taşradan bekleyebileceği desteği tespit etmek olduğunu” raporunda belirtiyordu.
                Heyet-i Nasiha’nın Konya’da bulunduğu günlerde, İzmir, 15 Mayıs 1919 günü  Yunanlılar tarafından işgal edildi ve bu olay üzerine  Heyet-i Nasiha 18 Mayıs 1919 günü İstanbul’a dönmek zorunda kaldı. Heyeti-i Nasiha'nın önceden planlanan Trabzon ve Karadeniz gezisi yapılamadı. 28 Nisan’da Trakya’ya hareket eden Şehzade Cemalettin Efendi başkanlığındaki ikinci heyet de aynı usullerle kentleri ziyaret ederek çalışmalarını sürdürmüştü.
                Anadolu Heyet-i Nasiha'da yer alanlar arasında ismi bulunan "Karahisar eski mebusu Yanko Güvenidis", Meclis-i Mebusan'ın 3. döneminde, yani 1 Mayıs 1330 (1914) ile 21 Aralık 1334 (1918) tarihleri arasında Karahisar-ı Şarki'yi temsil eden Rum kökenli milletvekili Yanko Küvanoğlu Efendi'dir. TBMM internet sitesinde yer alan  Meclis-i Mebusan'ın 3. döneme ait toplantı tutanaklarında  Yanko Küvanoğlu Efendi'nin "Ayvalık ve civarındaki Rumların tebîdinde methaldar olan Liman Von Sandres Paşa hakkında Hükümetçe ne gibi tahkikat ve takibatta bulunulacağına dair sual takriri"nden başka bir faaliyetine rastlanmıyor.
                Elimizde henüz ayrıntılı bir bilgi bulunmasa da, şimdiki "akil insan"ların çoğunun hükümete yakın olması gibi Karahisar-ı Şarki eski mebusu Yanko Küvanoğlu Efendi de, Heyet-i Nasiha'da yer aldığına göre, Damat Ferit Başkanlığı'ndaki Osmanlı Hükümetine yakın birisi olması gerekiyor. Yine, Heyetin Aydın'dan Muğla'ya Hürriyet ve İtilâf Fırkası'nı açmak  amacıyla ayrıldığı belirtilen kolunda bulunduğuna göre, Hürriyet ve İtilâf Fırkası'nın önde gelen simalarından olduğu kabul edilmeli. Buradaki konu ile ilgili olarak kısaca ifade etmek gerekirse, 1911 yılının Kasım ayında kurulup, Ocak 1913'de dağılan ve Ocak 1919'da tekrar faaliyete geçen  Hürriyet ve İtilaf Fırkası, Mustafa Kemal'in Anadolu'da başlattığı, Kurtuluş Mücadelesi'ne şiddetle karşı çıkıyor,  Kuvayı Milliye'yi, İstanbul'daki meşru hükümete karşı bir ayaklanma sayıyordu. Hürriyet ve İtilaf Fırkası'nın etkin isimlerinden biri de, daha sonra ülkeyi terk etmek zorunda kalan ve Yüzellikler'den olan  Karahisar-ı Şarki eski mebusu Ömer Feyzi Efendi idi.
                İşin ilginç yanı Karahisar-ı Şarki Mebusu Yanko Küvanoğlu Efendi, o zamanki Osmanlı Yönetimi'ne yakın bir "akil insan" olarak görev yaparken, aynı tarihlerde diğer Karahisar-ı Şarki eski mebusu Serdarzade Mehmed Mustafa Efendi  (Atay, Serdaroğlu) Erzurum Kongresi’nde Karahisar-ı Şarki’yi temsil eden delegeler arasında Mesudiye Delegesi olarak yer alıyordu.  Zaten, Heyet-i Nasiha, Erzurum ve Sivas Kongrelerinden sonra etkisini tamamen yitirdi.
 
Anadolu Heyet-i Nasiha'sı İzmir'de (Kaynak http://hakimiyetimilliye.org)
KAYNAKLAR:
1- Mevlüt Çelebi, İzmir’in İşgalinden Önce Şehzade Abdürrrahim Başkanlığında Anadolu’ya Gönderilen Nasihat Heyeti (Anadolu Heyet-i Nasihası): 16 nisan- 18 mayıs 1919, dergi sayı 18, (http://atam.gov.tr)
2- Ercan Dolapçı, 1919'un Akil Adamlarını Aydın'dan Kovmuşlardı, Aydınlık 9 Nisan 2013
3- http://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/tutanak_dergisi_pdfler_mmb.meclis_donemleri?v_meclisdonem=0
4- http://baydin2.blogspot.com/2013/02/yerel-tarih_6621.html
5- http://hakimiyetimilliye.org/2013/04/nasihat-heyeti-alev-coskun/
6-http://baydin2.blogspot.com/2013/03/milletvekillerimiz.html
7-Milli Mücadele Döneminde Hürriyet ve İtilaf Fırkası, Hacer Göl, Doktora Tezi.

1 Nisan 2013 Pazartesi

Şebinkarahisar Ermenileri


                   RUS ve BULGAR ORDUSUNDA ŞEBİNKARAHİSAR ERMENİLERİ
                                                                                                                           
                Bugüne kadar bildiğimiz, 1915 yılında Ermenilerin "direniş" dedikleri bizim de ayaklanma adını verdiğimiz bir olay oldu, akabinde Ermeniler tehcire tabi tutuldular.
                Rus ve Bulgar arşivlerinde yapılan araştırmalarda, olayın bu kadar olmadığı, 1912 yılından itibaren Şebinkarahisarlı Ermenilerin ülkede yaşanan olaylarda aktif rol aldıkları ortaya çıktı.
                Gerçi daha önce yazdığımız Tehcir başlıklı yazımızda, suikast hazırlığında olan Şebinkarahisarlı iki Ermeni'nin, Kirkor oğlu Karnik Boyacıyan, ile Arakel Bogosyan oğlu Karakin'in İstanbul'da asılarak idam edildiği,  Şebinkarahisar Asliye Mahkemesi üyelerinden Huruf Bekyan Efendi'nin,  Ermeni örgütünü idare ettiği ve devlet sırlarını açıkladığından  görevine son verildiği dile getirilmişti.
                Yine, birçok cephede Osmanlı'ya karşı savaşan Şebinkarahisarlı Ermeniler arasında en bilinen örnek olan Andranik Toros Ozanyan ise Ermeniler tarafından ulusal kahraman olarak kabul ediliyor.
 
Şebinkarahisar'lı Antranik Toros Ozanyan (Kaynak wikipedia)
                Her ne kadar Ermeniler, Bulgar ve Rus Ordularında gönüllü olarak Osmanlı'ya karşı savaşan Ermenilerin başka ülkelerden geldiğini iddia etmekte iseler de, Osmanlı'ya karşı savaşmak için Rusya'ya başvuran ve Bulgar Ordusu'nda savaşan birçok Şebinkarahisarlı Ermeni'nin ismi yayınlanan belgelerde yer alıyor.
                Mehmet Perinçek'in Rus Arşivleri'nde yer alan belgelere dayanan tespitlerine göre "Taşnakların, Çarlık Rusyası yetkilileriyle yaptıkları yazışmalarından ve görüşmelerden Türkiye’yi işgal planlan çerçevesinde Ermenilere iki misyon yüklenildiği görülmektedir. Ermeniler, cephe gerisinde ayaklanma çıkararak Türk ordusunu zaafa uğratacaktır. Bu birinci görevdir. İkincisi ise oluşturulan Ermeni gönüllü birlikleri yoluyla Türk ordusunun savunma hattını yırtarak Rus işgalini kolaylaştırmaktır. Ayrıca bu temelde Rus yetkililerinin yazdığı sayısız rapor vardır. Bütün bu planlar, Batı devletlerinin ve Çarlık Rusyası’nın emir komutası altında yürütülmüştür.
                Her iki görevin yerine getirilmesinde Türkiye Ermenileri aktif rol oynamıştır. Mesele birkaç Taşnak teröristinin işinden ibaret değildir. Gönüllü birliklerin oluşturulmasına ve ayaklanmalara ne yazık ki, geniş Ermeni kitleleri katılmıştır. Arşivler, Çarlık ordularına hizmet etmek ve Türkiye’ye karşı gönüllü birliklerde savaşmak için Türkiye Ermenilerinin Rus yetkililere başvurularıyla doludur. Osmanlı uyruklu aydınlardan ve doktorlardan üniversite öğrencilerine ve sıradan köylülere kadar binlerce Ermeninin listeleri arşivlerde isim isim mevcuttur. Türkiye Ermenilerinin bu hareketi tehcirin çok öncesinde başlamış ve ülkenin doğusundan batısına, hatta İran’dan Avrupa’ya Amerika’ya kadar yayılmıştır"
                Mehmet Perinçek tarafından yayınlanan belgeler arasında, Balkan Savaşları sırasında Türk Ordularından firar etmiş veya Türk tarafından esir düşmüş, sadık oldukları ve hiçbir anarşist partiye üye olmadıkları  belirtilen 346 kişinin isminin yer aldığı, Rusçuk'da 15.12.1914 tarihinde Bulgarca düzenlenmiş, Hınçak'ın Rusçuk Başkanı Arşak.A. Bakahyan imzalı bir listede, yaşları ve medeni durumları da gösterilen Şebinkarahisarlı Ermenilerin isimleri de yer alıyor. Yine 1915 tarihli Varna'dan çekilen bir telgrafta da, Rus Ordusuna katılarak Kafkasya'ya gitmek isteyenler arasında Şebinkarahisarlı Solomon Bogosyan ismi de bulunuyor (Kaynak,  RGVİA fond 2100, liste 1, dosya 558, yaprak 232, Mehmet Perinçek 150 Belgede Ermeni Meselesi, 53. Belge.)
                Osmanlı'nın Bükreş Sefaretinden İstanbul'a yazılan 1914 tarihli bir yazıya göre, Romanya'da yaşayan Suşehrili fırıncı Kirkor ile Karahisar-ı Şarki'li fırıncı Nişan, Rus Ordusuna katılacak Ermenilere yönelik organizasyonu yürüten kişiler arasında yer alıyor. Yazıda yer alan bilgiye göre, bu kişiler, mektup ve telgraflarla Romanya'nın çeşitli yerlerinde çalışmakta olan  Ermenileri kandırıp, Rus Konsolosunun verdiği maddi destek ve tavsiye yazıları ile Rusya'ya gönderiyordu.
                Ermenilerin  Rus ordusuna katılımı, 1914 yılında doruk noktasına ulaştı. Rus Dışişleri Bakanlığı'nın tahminine göre, Osmanlı'nın 1. Dünya Savaşını izleyen ilk oniki ayda yaklaşık 200 Bin Ermeni sınırı aşarak Rus Ordusu'na katıldı. Bunun öncülüğünü de yine Şebinkarahisarlı Ermeni Antranik Toros Ozanyan yapıyordu.
                Ermeni Gönüllü Tugayları veya Ermeni Gönüllü Kolordu'su,  Rus Kafkas Ordusunda I. Dünya Savaşı sırasında kurulan Ermeni taburlarıdır. Bu birimler Osmanlı Ermenilerden oluşmakta hatta Osmanlı Meclis-i Mebusan üyesi Karekin Pastırmacıyan gibi komutanları vardı. Andranik Toros Ozanyan ise bu Rus gönüllü birliklerin genel komutanı idi. Bogos Nubar Paşa'nın anlatımına göre Ermeniler, "Kafkasya'da, Kafkas Rus Ordusunda altında Tovmas Nazarbekian, Andranik, Nazarbekoff ve diğerleri ile İtilaf devletleri için dört yıl savaşmışlardır, yaklaşık 50.000 Ermeni milis ve 150.000 Ermeni gönüllüsü hiç söz etmeden Rusya Devriminden sonra Kafkasya'daki tek kuvvet olarak Mütareke imzalanıncaya kadar Türklere karşı geldiler" Bu gönüllü akını dışında, Rus Ordusu, daha Osmanlı'nın savaşa girişinden önce Taşnaklarla, Antranik ve Tiflis'teki Ermeni liderlerle tam bir işbirliği halinde Osmanlı Ermenilerini silahlandırmak için yoğun bir şekilde çaba harcamıştı.
           Ermeniler sadece Rusya'nın emrinde Osmanlı'ya karşı savaşmadılar. 1912 Balkan Savaşları'nda da Bulgar Ordusu saflarında Osmanlı'ya karşı savaştılar.
     Suzan Ertürk'ün incelemesine göre, Balkan Devletleri’nin Osmanlı’ya savaş ilan edeceğinin kesinleşmesinden sonra Anadolu’da pek çok kanlı eylemlere imza atmış Şebinkarahisarlı Ermeni Antranik Toros Ozanyan öncülüğünde, aralarında Şebinkarahisarlı Ermeniler'in de bulunduğu yüzlerce Anadolu Ermeni’si de Bulgar Genelkurmayına müracaat ederek, Türklere karsı Bulgar ordusu ile beraber çarpışmak istediklerini iletti. Bulgar ordusu kendi bünyesinde bir Ermeni taburu oluşturdu. Savaşta, Bulgar ordusu tarafından hazırlanan farklı tabur ve çetelerde de Ermeniler görev aldı. Ermeniler, özellikle savasın doğu bölgelerindeki çarpışmalarda Bulgar ordusuna büyük hizmetlerde bulundu. Ermenilerin bu hizmetlerini karşılıksız bırakmayan Bulgaristan, savaş sonrası kendilerine Bulgar tebaalığı verdi.
Kaynak Wikipedia

 RUS ORDUSU'NDA OSMANLI'YA KARŞI SAVAŞMAK İÇİN BAŞVURAN 
                        ŞEBİNKARAHİSAR ERMENİLERİ
              Mnatsakan Daçmanyan,  38 yaşında , bekar
              Kevork Sarkisyan,  32 yaşında, evli
              Avedis Merdinyan, 24 yaşında, bekar
              Kevork Yahonciyan, 21 yaşında, bekar
              Karkin Derderyan, 26 yaşında, bekar
              Setrak Yevronyan, 30 yaşında, evli
              Ohannes Tutyan, 35 yaşında, evli
              Ardaşes Tutyan, 30 yaşında, evli
              Hovagim Babkaryan, 25 yaşında, evli
              Mateos Merdikyan, 32 yaşında, evli
              Yehişe Derderyan, 27 yaşında, evli
              Aram Nersesyan, 27 yaşında, evli
              Karnik Tatyan, 28 yaşında, evli
              Güresh Banyan, 30 yaşında, evli
              Melikset Tutyan, 29 yaşında,  bekar
              Karekin Derderyan, 22 yaşında, bekar
              Muşeh Yervanyan, 24 yaşında, bekar
              Garabet Yervanyan, 26 yaşında, evli
              Bartan Vanyan, 27 yaşında, evli
              Ohannes Bohosyan, 38 yaşında, evli
              Kulust Donikyan, 20 yaşında, bekar
              Rupen Merdinyan, 22 yaşında, bekar
              Artin Kamburyan, 27 yaşında, evli
              Zareh Tutyan, 20 yaşında, bekar
              Agop Mazmanyan, 25 yaşında, evli
              Artin Zurkacinyan, 27 yaşında, evli
              Rapael pahavaryan, 26 yaşında, evli
              Zakar Keşişyan, 26 yaşında, evli
              Hovagim Sarkisyan, 22 yaşında,  bekar
              Markar Minasyan, 27 yaşında,  evli
             Artin Tutyan, 28 yaşında, evli
             Sarkis Asaduryan ,27 yaşında,  bekar
             Agop Baronyan, 21 yaşında,  bekar
             Levan Sarkisyan, 28 yaşında,  evli
             Setrak Iyeretsyan, 30 yaşında,  evli
             Hovagim Şubaroyan,  21 yaşında,  bekar
             Karnik Bakalyan,  30 yaşında,  evli
             Kurken Ter-Nersesyan, 22 yaşında,  bekar               
          (Kaynak,RGVİA fond 2100, liste 1, dosya 558, yaprak 373-377, 373 arkası-377 arkası, Mehmet Perinçek, 150 Belgede Ermeni Meselesi, 39. Belge)

              

                              I. BALKAN SAVAŞI’NDA  BULGAR ORDUSUNDAKİ 
                                            ŞEBİNKARAHİSAR ERMENİLERİ

Agop AMPARSUN, 32 yasında, Şebinkarahisar , Ayakkabıcı, 4. Bölük, 13. Kukus Taburu, Göreve başlama ve bitiş 3 Mart 1913-26 Nisan 1913.
 Nahabed  ÇETAKYAN, 21 yasında, Şebinkarahisar,12.Lozengrad (Kırklareli) Taburu, Göreve başlama tarihi 22 Eylül 1912.
Sapu  EKMEKCİYAN, 21 yasında, Şebinkarahisar, ikamet yeri Burgaz, Saraç, 2. Bölük, 12.Lozengrad (Kırklareli) Taburu, göreve başlama 22 Eylül 1912, 7 Kasım 1912’de yaralanmış, Cesaret Haçı Madalyası.
Vahan  KALAYCİYAN, 22 yasında, Şebinkarahisar, Terzi, 2. Bölük, 12.Lozengrad (Kırklareli) Taburu, Göreve başlama 3 Ekim, 1912.
Agop KIZİRYAN,  27 yasında, Şebinkarahisar, Çizmeci, Stefan Çavdarov çetesinden.
Vartan  KRİKORYAN, 25 yasında, Şebinkarahisar, İkamet yeri Bükreş, Romanya, Değirmenci, 2. Bölük, 12.Lozengrad (Kırklareli) Taburu, Göreve başlama 12 Ekim 1912.
Agop KULYAN, 23 yasında, Şebinkarahisar, Demirci, 2. Bölük, 12.Lozengrad (Kırklareli) Taburu, Göreve başlama 3 Ekim 1912.
Kerofie MAGYARDİÇYAN, 20 yasında, Şebinkarahisar, 2. Manga, 2. Bölük,12.Lozengrad (Kırklareli) Taburu, Görev başlama 22 Eylül 1912.
Leon SARKİSYAN, 28 yasında, Şebinkarahisar, 2. Bölük, 12.Lozengrad (Kırklareli) Taburu.

KAYNAKLAR
1- Mehmet Perinçek, Birinci Dünya Savaşı’nda Türkiye Ermenilerinin Rus Ordularına Katılımına Dair Yeni   
  Belgeler, http://www.karalahana.com/makaleler/tarih/birinci_dunya_savasi_ermenler_rus_ordusu_katilimi.html
2- Mehmet Perinçek, 150 Belgede Ermeni Meselesi, Kırmızıkedi yay. 2012
3- http://tr.wikipedia.org/wiki/Ermeni_G%C3%B6n%C3%BCll%C3%BC_Tugaylar%C4%B1
4- http://tr.wikipedia.org/wiki/Ermeni_milisleri
5- Suzan Ertürk, 1. Balkan Savaşı’nda Bulgar Ordusundaki Anadolu Ermenileri, Türk Dünyası İncelemeleri Dergisi / Journal of Turkish World Studies, XII/2 (Kış 2012), s.121-140.
6- www.devletarsivleri.gov.tr (belgeyi temin eden Ünsal Çalık)
7- Sean McMeekin, 1 Dünya Savaşı'nda Rusya'nın Rolü, YKY yay. 2012

 Bu yazı Yeni Şebinkarahisar Gazetesi'nde de yayınlanmıştır